Yumurta Kalitesini Artırmanın 5 Temel Yolu

Kısırlık günümüzde yaygın olarak görülen bir sorundur ve aslında sağlıksız yaşam şartları dolayısıyla artan hastalıklarla birlikte kısırlık da yaygınlaşmaktadır. Bu bağlamda günümüzde sahibi olmak isteyen çiftlerin yaklaşık % 15, hatta % 20’si doğal yolla gebelik elde edememekte, üremeye yardımcı bir tedavi yöntemine ihtiyaç duymaktadır. Kısırlıklar kadından, erkekten, kimi zaman da her ikisinden kaynaklanabilmektedir. Erkelerde kısırlığa sebep olan etkenler; sperm sayısı ve kalitesinin düşüklüğü, üreme organlarıyla ilgili doğumsal anomalilerdir. Kadınlarda kısırlığa sebep olan etkenler genelde; yumurtlama bozuklukları, yumurta kalitesinin ve sayısının düşüklüğü, üreme organlarıyla ilgili anomalilerdir.

Gebe kalmak isteyen bir kadının en çok ihtiyacı olan şey düzenli ve sağlıklı bir şekilde yumurtlamak, kaliteli ve yeterli büyüklükte bir yumurta üretmektir. Yumurta kalitesizliği ve yetersizliği durumunda gebe kalabilmek çoğunlukla mümkün olamamaktadır. Bu sebeple de gebe kalmak isteyen bir kadının yumurta kalitesini artırması gerekiyor. Bu amaçla da gebe kalmak için yumurta kalitesini artırmak için uzmanların önerilerine kulak vermekte, uymakta fayda var. Yumurta kalitesini artırmak için en temel 5 öneri aşağıda sıralanmaktadır.

  • Daha sağlıklı bir yaşam oluşturulmalı!

Çok bilindik, genel geçerli sağlıklı yaşam kurallarına uymak aslında neredeyse her türlü sağlık sorunundan uzak kalmaya yardım etmektedir. Vücuttaki tüm sistemlerin işlevleri sağlıklı yaşam alışkanlıkları ile düzenlenebilmektedir. Bu bağlamda hem kadın hem de erkekte üreme sisteminin yeterli şekilde çalışabilmesi için sağlıklı yaşam şartlarına ihtiyaç duyulmaktadır. Aslında kişinin yaşamı içindeki her bir öğe gibi beslenme alışkanlıkları da üreme hücrelerinin sayısını ve kalitesini etkilemektedir. Bu bakımdan kadının yumurta kalitesi ve sayısı da sabit değildir.

Yumurta, yumurtalıklardan atılmadan önce gelişir, dış etkenlerden etkilenir, yani kalitesi artar ya da azalır. Bu bakımdan gebe kalmak isteyen, yumurtaları daha kaliteli olsun isteyen tüm kadınlar, yaşam şartlarını olabildiğince sağlıklı bir şekilde düzenlemeliler. Kadının yaşamındaki olumlu ve olumsuz her şey yumurtaları etkiler. Zaten yaşlandıkça yumurta kalitesinin düşmesi de bundan kaynaklanır. Çünkü yıllar ilerledikçe kadının vücudu daha fazla çevresel toksin alır ve yumurta da dahil olmak üzere tüm vücudu anormal tepkiler gösterebilir. Ama yumurta sayısı ve kalitesinde yaş tek etken değildir. Çünkü aynı yaşlardaki kadınların yumurta kalitesi birbirinden çok farklı olabiliyor.

Tıpkı solunum, sindirim, sinir sistemleri gibi üreme sisteminin de sağlıklı çalışması ve doğurganlık potansiyelinin iyileşmesi için genel vücut sağlığını iyileştirmek gerekir. Uzmanlara göre doğal yolla gebelik elde edememekten şikayet eden hastalar öncelikle sağlıklı kiloda kalmalılar, normal kiloda olmalılar. Zira aşırı zayıf ya da aşırı kilolu olmak üreme sisteminin fonksiyonlarını bozar, gebe kalma şansını azaltabilir. Bu bakımdan gebe kalmak isteyen kadınlar düzenli olarak yürüyüş, yüzme gibi egzersizler yapmalı, daha hareketli bir yaşam rutini oluşturmalılar.

  • Sıfır stres olmalı!

Stres; tüm vücut sağlığını, sindirim sisteminden üreme sistemine kadar vücuttaki bütün sistemleri olumsuz etkilemektedir. Özellikle de gebe kalmak isteyen kadınlar için en önemli ve hayati öneri stresten uzak durulmasıdır. Stres, erkeklerde sperm, kadınlarda ise yumurta kalitesini düşüren bir faktördür. Bu bağlamda başka hiçbir şey yapmadan sadece hayatından stresi çıkarmak bile bebek sahibi olabilme şansını artırmaktadır.  Gebelik isteyen kadınlar da stressiz bir yaşam alanı oluşturmaya çalışmalı ve gün içinde birkaç saat bile olsa kendine özel stressiz bir alan, bir zaman dilimi yaratmalıdır. Bunun amaçla uzmanlar; yoga, meditasyon veya düşük tempolu egzersiz etkinlikler önermekteler. Ayrıca bu konuda en önemli olan kişinin kendine iyi gelen etkinliği bulabilmesidir. Müzik dinlemek, kitap okumak, yürüyüş yapmak ya da arkadaşlarla vakit geçirmek yaşamdan stresi uzaklaştırabilir.

  • Kafein, sigara ve alkol olmamalı!

Anne olmak isteyen bir kadın her şeyden önce alkolü ve sigarayı tamamen bırakmalı, kafeini de günden 1 – 2 fincanla sınırlamalıdır. Çünkü sigaranın, alkolün ve kafeinin gebelik elde etme şansını düşürdüğü bir gerçektir. Bu bakımdan gebelik planlandığı andan itibaren sigara kesinlikle bırakılmalıdır. Zira nikotin, yumurtalar için zehirlidir ve her gün sigara içen kadınlar sigara içmeyenlere göre en az 10 yıl daha erken menopoza girebilmekteler. Sigara, kadınlarda üreme çağını kısaltmakta, üreme yeteneğini azaltmaktadır. Kafein ise gebelik planlandığı andan, emzirme döneminin sonuna kadar günde 1 – 2 fincan çay ve kahveden fazla olmamalıdır.

  • Takviyelerde doktora danışılmalı!

Yaşamın hangi döneminde ve ne amaçla olursa olsun takviyeler doktor önerisiyle alınmalıdır.  Örneğin tüm üreme uzmanlarının faydaları konusunda hemfikir oldukları bir antioksidan olan Coenzyme Q10 (CoQ10), kadınlarda yumurta kalitesini artırıcı özellik gösteriyor. Ama bunun da yine doktora danışarak kullanılması gerekiyor. Uzmanlara göre; daha gebe kalmadan önce, yani gebelik planlandığı dönemde pre-antidoksanlar kullanan kadınlarda, stresli bir çevre veya çevresel toksinlerin neden olduğu serbest radikal hasarı azalmaktadır. Bu da gebe kalmanın kolaylaşması anlamına geliyor. Örneğin 40 yaşında olan ve normal olarak da genç anne adaylarına göre daha düşük üreme kapasitesine sahip olan kadınlar, doktor önerisiyle aldığı takviyelerle bu hasarı en aza indirebilirler. Gebelik planlandığı dönemden başlayarak doğuma kadar doktor reçetesiyle Coenzyme Q10 (CoQ10) almak, anne rahmindeki bebeğin daha sağlıklı olması anlamına gelebilir. Bu bakımdan gebelik planlandığı dönemden başlayarak doktor önerisiyle; Coenzyme Q10 (CoQ10), folik asit ve A ve E vitaminleri gibi antioksidanlar alarak gebe kalmayı şansını ve bebeğin sağlığını artırabilirler. Çünkü bu takviyeler bebeğin DNA’sının daha sağlıklı olmasını sağlar, enerji kaynağı olur ve bu sayede yumurtaların mitokondriyal fonksiyonlarına da yardımcı olurlar.

  • Sağlıklı beslenmeli!

Uzmanlar üreme sağlığı için en önemli hususun sağlıklı ve dengeli bir beslenme programı uygulamak olduğu konusunda hemfikirler. Gebe kalmak isteyen kadın, belli bir besin grubundan kaçınmasını gerektiren bir sorun olmadığı sürece kesinlikle tüm besin gruplarından azar azar, dengeli bir şekilde tüketmelidir.  Sağlıklı beslenmekten bahsedildiğinde meyveler ve sebzeler, tam tahıllar, yağsız etler, tam yağlı süt ürünleri, fındık ve tohumlar beslenme programında mutlaka yeterince yer almalıdır. Anne olmak isteyen kadınlar mümkün olduğunca bol ve çeşitli organik ürünler tüketmeli ve özellikle de yumurtanın en doğalını seçmelidir. Ayrıca lahana ve ıspanak gibi koyu yeşil yapraklı sebzeler ve yaban mersini gibi antioksidan dolu meyveler vitamin dolu yiyecekler olduğu ve yumurta kalitesini artırmaya yardımcı olduğu içi bu süreçte kesinlikle tercih edilmelidir. Aynı bağlamda aşırı tuzlu, yağlı, şekerli ve trans yağlarla işlenmiş gıdalardan kaçınmak ve çölyak hastalığı varsa, glütenden kaçınmak en doğru beslenme yaklaşımıdır.

Yumurta kalitesi kimlerde düşüktür?

  • Konik bir rahatsızlığı olan kadınlar,
  • Genetik bir yumurta yetmezliği sorunu olan kadınlar,
  • Sigara, alkol ve uyuşturucu madde gibi bir zararlı madde bağımlılığı olan kadınlar,
  • Yumurtalıklara zarar verecek bir rahatsızlığı olan kadınlar,
  • Yumurtalıklarından bir operasyon geçiren kadınlar,
  • Yaşı 35’in üzerinde olan kadınlar yumurta kalitesinin olmasını gerekenden daha düşük olması ile ilgili sorunlar konusunda risk altında olabilir.

Leave A Comment